YAŞAMIN GERÇEĞİ (Okunmaya değer, bu saatte yazmaya epey uğraştım)

Gerçek dünyamız, “KOZA”mız! Oysa, “KOZA”mız›
gerçek Dünya sanıyoruz! “Kozamız”ın dışındaki gerçek
dünyadan acaba haberimiz var mı? “Nerede yaşıyorsunuz,
şu anda bu soruyu kime sorarsak soralım, herkes, doğal
olarak bu cevabı verecektir: “Elbette dünyada yaşıyorum!”
Tabii bu, “Nerede yaşıyorsun?” sorusunun cevabı...
“Elbette dünyada yaşıyorum!” Birisine deseniz ki; “Sen
uzaylısın!”
“Hay›r... Olur mu öyle şey?” der… Veya “Ben
Dünyalıyım” der. Peki ama o Dünya, uzayda değil mi?
Uzay›n içinde gezmekte olan bir dünya üzerinde değil miyiz?
Eğer gerçekçi bir biçimde bakarsak; uzayın içinde bir
zerreyiz, uzaydan bir parçay›z. Ama biz, kökleri asırlar
öncesine uzanan bir şartlanmamız sonucu; “biz sâbit bir
dünyada yaşıyoruz; güneş ve hatta bütün kâinat bizim
sâbit dünyamızın çevresinde dönüyor!” düşüncesine, fikriyatı
na dayalı olarak, kendimizi Dünyalı kabul ederiz de
uzaylı olma fikrini reddederiz; Dünya’yı da kâinatın mer
kezi sanarak!!! Son asrın, son yılların getirdiği bilgiler, bilim,
hâlâ pek çoğumuza bazı gerçekleri fark ettirmemiş!
Diyoruz ki: “Biz Dünyalıyız!”
Evet... Her ne kadar Dünyalı isek, Dünya üzerinde var
olmuflsak da, acaba bu Dünya, neye göre Dünya?.. Nasıl
ve nerede bir dünya?..
Gene sorsam size ki “Kaç yaşındasınız?”; kiminiz
“30”, kiminiz “50 yaşındayım” diyeceksiniz...
Acaba gerçekten 30 ya da gerçekten 50 yaşında mısı-
nız?..
Yani, neye göre 30 veya 50 yaşındasınız?
Biliyoruz ki; üzerinde yaşadığımız Dünya, Güneş’in
çevresinde dönen uydulardan bir tanesi. Güneş’ten yaklaşık
yüz elli milyon km ötede, Güneş’in çevresinde dönüp
duruyoruz.
Âdeta bir bakır tepsi, bir bakır tas, bakır sahan gibi
gördüğümüz Güneş, gerçekte ise, bizim üzerinde
yaşadığımız Dünya’dan 1.333.000 defa daha büyük bir
hacme sahip.
Biz, “Dünya üzerinde yaşadık, yaşıyoruz” diyoruz ve
Dünya’nın Güneş çevresindeki bir turunu tamamladığı sürece
de “Güneş yılı” diyoruz. Bir de “Ay yılı” var, daha
kısa...
Dünya’nın Güneş çevresinde 30 defa tur atması anla-
mında da “30 yaşındaym” diyoruz. Yani “Ben dünyaya
geldiğimden beri Dünya Güneş’in çevresinde tam 30 tur
attı" demek istiyoruz. Ve buna göre zaman biçiyoruz kendimize.
Yalnız bu arada çok önemli bir gerçeği görmezlikten
veya bilmezlikten geliyoruz; veya gerçekten bilmiyoruz,
farkında değiliz bu gerçeğin...
Zira belki de “kozamız”ın içinde böyle bir değer, böyle
bir bakış açısı yok!
Evet... Gerçekten biz, her birimiz, kim olursak olalım
kendi “kozamız”da yaşıyoruz ve “kozalar arası” iletişimde
bulunuyoruz; ama her birimiz bir diğerimizle ya
kendi kozamızdan ya da onun kozasının içindeki değerlerden
söz ederek iletişim, dolayısıyla da ilişki kuruyoruz.
Kozanın dışındaki, benim veya senin kozanın dışındaki
gerçek yaşam boyutlarından, değerlerinden hiç haberdar
değiliz!
Haberdar olmak da istemiyoruz esasında!
Belki de korkuyoruz... Düşünmekten korkuyoruz!..
Kafamızın karışmasından korkuyoruz!
Bilinmezden korkuyoruz veya altından kalkamayacağı
mız, üstesinden gelemeyeceğimiz şeylerden korkuyoruz!
Kozamızın dışındaki gerçekler ne?
Hiç kimsenin itiraz edemeyeceği bir kesin gerçek içindeyiz
şu anda;
“Dünyada varız ve belli bir süre sonra dünyada yok
olacağız!.. Dünyada ortalıkta görünmeyeceğiz!”
Yani, “ÖLÜM” dediğimiz bir olay yaşayacağız!
şu anda yaşadığımız dünyada fark etmemiz gereken
bir şey var, o da şu:
Dünya nasıl Güneş’in çevresinde bir turunu tamamladığı
zaman “1 yıl geçti” deniyorsa, aynı şekilde Güneş dediğ
imiz yıldız da içinde bulunduğumuz ve “Samanyolu”
adını verdiğimiz galaksinin merkezi etrafında tur atıyor.
Bizim Dünya’mız ve biz, Dünya ile birlikte Güneş’e
tâbi bir biçimde, Güneş’le beraber galaksinin merkezi etrafı
nda tur atmaktayız.
Güneş, “Samanyolu” adını verdiğmiz bu galaksinin
merkezinden yaklaşık 32 bin ışık yılı mesafeden, galaksinin
merkezi çevresinde tur atıyor ve bir turunu tam 255
milyon yılda tamamlıyor.
Yani Güneş’in 1 yılı, tam 255 milyon yıl sürüyor!
Biz Dünya’ya nispetle, “1 yıl” dediğimiz zaman 365
günlük süreci anlatmaya çalışıyoruz; ama Güneş’in galaksinin
merkezi etrafında atmış olduğu bir tur, yani bizim
Dünya’mızın Güneş’e tâbi olarak, Güneş’le beraber
galaksinin merkezi etrafında attığı bir tur, 255 milyon yıl
sürüyor!!! Gerçek Güneş yılı 255 milyon yıl!
Güneş etrafındaki Dünya turuna nispetle değil de,
Galaksi merkezi çevresindeki dönüşümüze nispetle
“YIL”dan söz edersek, 255 milyon yılda “bir yaş”
yaşamış oluyoruz!!!
Anlatabiliyor muyum?..
şiimdi iyi düşünmeye başlayalım bu rakamlar üzerinde...
şu anda Dünya üzerinde varız, fakat bir süre sonra
“ölüm” dediğimiz olayla birlikte Dünya bizim gözümü-
zün önünden kaybolacak!
Çünkü, biz dünyay› 5 duyuyla algılıyoruz.
Gözbebeğinin görme sınırlarına göre ve KADARIYLA
gördüğümüz bir Dünya’da, dünyamızda yaşıyoruz!!!
4.000-7.000 angström arasındaki dalga boylarını göz bebeğ
imizin beynimize yollaması; beynimizin bu 4.000-
7.000 arasındaki dalga boylarını değerlendirmesiyle, “görüyorum”
dediğimiz her şeyi algılıyor ve onları “var kabul
ediyoruz!”
Gene kulağımızın 16-16.000 hertz arasındaki dalgaları
beynimize iletmesiyle birlikte “duyuyoruz” dediğimiz
şeyleri algılıyoruz ve dünyanın varlığına da bu beş duyuyla
kanaat getiriyoruz ve “Dünya işte var!” diyoruz veya
“yok” dediğimiz şeyler için de bu beş duyuya bağlı olarak
algıladığımız için “yok” diyoruz!
Oysa bu duyu sınırlamasına dayalı olarak “YOK”
dediğimiz gerçekte “var” olan şeylerin ne haddi var ne
de hesabı!!! Cahillikten dolayı “YOK” sandıklarımı-
zın, gerçekte “VAR” olanların hesabını kimse bilemez!
şu anda var saydığımız, var kabul ettiğimiz, üzerinde
yaşamakta olduğumuz Dünya, “ÖLÜM” dediğimiz olayla
birlikte beş duyu (kesitsel algılama) alanımızdan dışarı çı-
kacak, kaybolacak! Ancak, biz, gene Dünya’nın manyetik
çekim alanı içinde, beyin ürettiği için, RUH denilen
veya “astral beden” denilen veya “ışınsal beden” denilen
bir yapıyla yaşamımıza devam edeceğiz; yine Güneş’e
tâbi bu manyetik alan içinde!..

Yorumlar